- Beyin Temelli Öğrenme
- Çocuklarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)
- 1. Çocuklarda Gecikmiş Konuşma ve Psiko-Konuşma Gecikmesi
- 5. Disortografi Çocuklarda Yazım Bozukluğu ve Çözüm Yolları
- 1. Duyu Bütünleme Nedir ?
- Ergoterapi Nedir? Temel Bilgiler ve Faydaları
- Migrenli Bireylerde Duyusal Modülasyon ve Ergoterapi Yaklaşımları
- Oyun ve Çocuk Gelişimi Oyun, Ergoterapi ve Gelişim Üzerindeki Etkileri
- 6. Yazma Becerisi
- Bebeklerin İlk Yıl Gelişim Takvimi (0-12 Ay)
4. Beynin Çoklu Görevi ve Sınırı: Neden Aynı Anda İki Şey Yapamıyoruz?

Başlıklar
ToggleBeyin Neden Sınırlı?
Günlük hayatımızda aynı anda birden fazla işi yürütmek adeta bir başarı göstergesi gibi algılanıyor. Bir yandan arabayı kullanırken telefonla konuşmak, ya da işteyken bir yandan toplantıya katılıp bir yandan e-postaları cevaplamak, beynin çoklu görevi sayılır. Modern yaşamın temposu bizi multitasking ( beynin çoklu görev) kavramına adeta itiyor. Fakat çoğu zaman fark ediyoruz ki, iki işi aynı anda yapmaya çalıştığımızda ya birinde hata yapıyor, ya yavaşlıyor ya da iki işten de tam verim alamıyoruz. Peki neden?
Buradaki sorun, çoğu kişinin düşündüğü gibi “yetersiz dikkat”, “irade eksikliği” veya “dağınık zihin” değildir. Aslında bu durum, insan beyninin çoklu görevlerde temel işleyiş biçiminden kaynaklanır. Yani, bu sınırlılık bir zayıflık değil, evrimsel olarak şekillenmiş bir “bilişsel güvenlik mekanizması”dır. Beyin; karmaşık, dikkat ve karar gerektiren görevlerde aynı anda birden fazla işlem yapmak yerine, bu görevleri arka arkaya “kuyruğa almayı” tercih eder. Bu sayede hata oranı azalır ve kritik karar anlarında hızlı, ama doğru tepkiler verilmesi sağlanır.
Nature Communications’da Mart 2025’te yayımlanan yeni bir araştırma, beynin çoklu görevini ilk defa “canlı” olarak gözlemlemeyi başardı. Vanderbilt Üniversitesi’nden bilim insanları, ultrahızlı fMRI teknolojisi kullanarak, beynin çoklu görevlerini nasıl sıraya alındığını ve bir “işlem kuyruğu” oluşturduğunu ortaya koydu. Yani, beynimiz adeta bir “görev sırası yöneticisi” gibi çalışıyor; yeni bir görev geldiğinde önceki tamamlanmadan yeniye geçmiyor, işleri sırayla işliyor.
Çoklu Görev (Multitasking) Neden Zordur?
Birçok kişi, insan beyninin bir bilgisayar gibi birden fazla işlemi aynı anda yürütebileceğini düşünür. Gerçekte ise, beyin; algılamada paralellik, ama karar ve yanıt üretmede sıralama prensibiyle çalışır. Bu yüzden beynin çoklu görevi prensibini iyi öğrenmeliyiz.
Örneğin, aynı anda bir matematik problemi çözmeye ve bir roman okumaya çalıştığınızda, beynin çoklu görevi bu iki karmaşık işlemi birbirinden bağımsız olarak işleyemez. Algı sistemlerimiz (örneğin; gözümüzle harfleri görür, kulağımızla bir konuşmayı duyarız) bir ölçüde paralel çalışabilir. Ancak asıl sorun, bu bilgileri işleyip anlamlandırmak ve ona göre doğru yanıtı vermek aşamasında başlar.
Beynin çoklu görevleri özellikle “karar verme”, “seçim yapma”, “motor hareket başlatma” gibi yüksek bilişsel süreçlerinde tek bir merkezi kaynak (fronto-parietal multiple demand ağı) devreye girer. Bu ağ; iki karmaşık görev arka arkaya geldiğinde, birini bitirmeden diğerine başlamaz – adeta kasada sıra bekleyen müşteriler gibi. Bu nedenle bir görevi tamamlarken, diğeri bekleme sırasına girer. Bu da ikinci görevin yanıtında gecikme, hata ya da dikkat kayması şeklinde ortaya çıkar.
Bu durumun en net örneklerinden biri, bir yandan sürüşe odaklanırken bir yandan telefonda konuşmak ya da yazışmak isteyen sürücülerde gözlemlenir. Beyin çoklu görevlerinde aynı anda iki önemli kararı işleyemediği için, tepki süreleri uzar ve hata riski artar.
Özetle; beynin çoklu görev yapmak, beynin karar ve eylem bölümlerindeki “darboğaz” nedeniyle zordur. Yani, bilgiyi aynı anda algılayabiliriz ama, ona aynı anda yanıt veremeyiz – çünkü beyin, hata yapma riskini azaltmak için işleri sıraya koyar.
Kavram Kutusu: Psikolojik Refrakter Dönem (PRP) Nedir?
Psikolojik refrakter dönem (PRP), bir göreve cevap verirken, hemen arkasından gelen ikinci bir göreve cevap süremizin belirgin şekilde uzaması demektir. Beynin “tek şeride düşmesi” gibi düşünülebilir.
Çalışmanın Detayları: Deney Nasıl Tasarlandı ve Uygulandı?
Katılımcılar ve Teknoloji
-
Katılımcılar:
Araştırmaya 26 sağlıklı, nörolojik veya psikiyatrik sorunu olmayan yetişkin katıldı. Katılımcılar, deney öncesi standart testlerle değerlendirildi ve tamamı sağ elini baskın olarak kullanan bireylerden seçildi. Bu, motor yanıtların standardizasyonu açısından önemliydi. -
Kullanılan Cihaz:
Deneylerde, günümüzün en gelişmiş görüntüleme cihazlarından biri olan 7-Tesla ultrahızlı fMRI kullanıldı. Bu cihaz, her 199 milisaniyede bir beyin görüntüsü alabiliyor (standart fMRI cihazlarından yaklaşık 10 kat daha hızlı). Bu olağanüstü zaman çözünürlüğü, beynin çok kısa aralıklarla nasıl tepki verdiğini anlık olarak gözlemlemeye olanak tanıdı.
Deneysel Görevler: Beynin “İşlem Sırası”na Meydan Okumak
Araştırmacılar, beynin çoklu görev sırasında hangi aşamada “sıralama” yaptığını ortaya koymak için katılımcılara iki temel görev türü verdiler:
-
İşitsel-Göz Hareketi (Audio-Oculomotor) Görevi:
Katılımcılar bir ses işareti (örneğin bir bip sesi) duyar duymaz, ekranda gösterilen sekiz farklı noktadan birine gözlerini hızlıca kaydırmak zorundaydı. Bu görev, işitsel bilgiden (ses) okülomotor (göz hareketi) cevaba geçişi test etti. -
Görsel-El Hareketi (Visual-Manual) Görevi:
Katılımcılar, bir renkli ışık veya görsel sinyal gördüklerinde, sekiz butondan biriyle yanıt vermeliydi. Bu görev ise görsel bilgiden motor (el hareketi) yanıtına geçişi ölçüyordu.
Görev Sunumları
-
Tekli Görevler:
Katılımcılara, ya sadece işitsel ya da sadece görsel bir uyaran verildi ve tek bir göreve odaklanmaları istendi. -
Çiftli (Ardışık) Görevler:
En kritik kısımda, iki farklı uyaran çok kısa aralıklarla (ör: 300 ms) arka arkaya verildi. Yani, katılımcı önce bir görevi başlatıyor, neredeyse eş zamanlı olarak ikinci bir göreve de yanıt vermek zorunda kalıyordu. Bu, beyni bilinçli olarak “çoklu görev darboğazı”na sokmak için tasarlanmıştı.
Ana Bulgular – Beyindeki İşlem Sırası Adım Adım Nasıl Kuruluyor?
1. Algı Alanları: Hızlı ve Bağımsız
-
İşitsel Korteks:
Sesli uyaran geldiğinde, işitsel korteks neredeyse anında (milisaniyeler içinde) aktive oldu. İkinci işitsel görev kısa aralıkla gelse bile sadece ~0.3 saniyelik küçük bir gecikme oldu. Yani bu bölge, paralel uyaranları işlerken “baskı altında” kalmadı, bilgi hızlıca iletildi. -
Görsel Korteks:
Görsel uyaranlar sunulduğunda, görsel korteks de eşit derecede hızlı ve paralel şekilde aktive oldu. Özellikle göz hareketlerinden kaynaklı artefaktlar olsa da, algılayıcı alanlar görev çakışmasından fazla etkilenmedi. -
Yorum:
Beynin algı sistemleri, birden fazla kaynaktan gelen bilgiyi aynı anda “alabiliyor ve işleyebiliyor”. Ancak burada bir sorun baş göstermiyor; asıl “bekleme” sonraki aşamada ortaya çıkıyor.
2. Karar ve Seçim Noktası: Multiple Demand (MD) Ağı
-
MD Ağı Nedir?
Frontal ve parietal loblarda yer alan bu ağ, beyin için bir “yönetici kontrol paneli” gibidir. Özellikle sıra takibi, planlama, alternatifler arasında seçim ve karmaşık bilişsel süreçlerde aktifleşir. -
Deneydeki Rolü:
İki görev kısa arayla geldiğinde, MD ağının ikinci göreve yanıtı yaklaşık 0.7 saniye (697 ms) gecikiyor. Yani beyin, ilk görevi tamamlamadan ikinciye geçmiyor; burada net bir “işlem kuyruğu” oluşuyor. -
Davranışsal Sonuç:
Bu gecikmenin süresi uzadıkça, katılımcıların doğru düğmeye basma oranı düşüyor; yani beynin bu bölgesinde uzayan “bekleme” daha fazla hata ile sonuçlanıyor. -
Ek Bilgi:
Kişiden kişiye bu gecikmenin uzunluğu değişse de, herkesin beyni bu “sıralama” mekanizmasına uymak zorunda.
3. Motor Korteks: Uygulamanın Ötesinde, Seçimin Bir Parçası
-
Geleneksel Anlayış:
Motor korteks genellikle “hareketi başlatan ve uygulayan” bölge olarak bilinir (ör: parmağı düğmeye bastırmak). -
Yeni Bulgular:
Deneyler, motor korteksin sadece uygulama değil, aynı zamanda “hangi hareket yapılacak?” sorusuna da yanıt verdiğini gösterdi. Özellikle tepki süresi yavaşladığında, MD ağındaki gecikme ile motor korteksteki gecikme senkronize şekilde ortaya çıktı. Yani, “karar” ve “hareket” neredeyse iç içe geçmiş durumda. -
Granger Nedensellik Analizi:
Bilginin akışı tek yönlü: Önce işitsel veya görsel korteks aktive oluyor, sonra MD ağı devreye giriyor, en son motor korteks harekete geçiyor. Sürecin hiçbir aşamasında geri dönüş yok; işlemler hiyerarşik ve sıralı. -
Sonuç:
Bu nedenle, beyin aynı anda iki karmaşık cevabı veremez. Önce bir karar alınır ve uygulanır, ardından sıradaki işleme geçilir.
Kavramsal Şema ve Pratik Sonuçlar
-
Algı alanları (görsel/işitsel): Paralel işleme – hızlı, neredeyse eş zamanlı
-
MD ağı (karar merkezi): Darboğaz – sıralama/kuşatma noktası
-
Motor korteks: Seçimin ve uygulamanın son durağı – “parmak karar veriyor”
Bu bulgular, çoklu görevler sırasında neden hataların ve gecikmelerin arttığını, beynin “veri iletimi trafiği”ni nasıl yönettiğini ve hangi aşamada bekleme sırasının başladığını ortaya koydu.
Kavram Kutusu: Multiple Demand (MD) Network Nedir?
Beynin ön (frontal) ve yan (parietal) bölgelerindeki, çok farklı türden karmaşık görevlerde aktive olan sinir ağı. “Yönetici işlevler” (executive functions) için kilit role sahip. Özellikle planlama, sıra takibi, alternatifler arasında seçim gibi görevlerde devrede.
Beyin Neden Paralel Değil de Sıralı Çalışıyor?
Evrimsel ve İşlevsel Açıklama
Beynimiz doğası gereği, gelen bilgiyi ve talepleri her zaman paralel (aynı anda) değil, sıralı (seri, art arda) işler. Bunun temel nedeni, beynin “multiple demand (MD) ağı” dediğimiz, çoklu ve karmaşık görevlerde devreye giren bir yönetici sistemin olmasıdır. MD ağı, adeta bir “bilişsel İsviçre çakısı” gibi farklı işlevlerde kullanılabiliyor. Ancak bu evrensellik, “aynı anda iki karmaşık görevi” işlemekte doğal bir darboğaz oluşturuyor.
Neden mi?
-
Ortak Kaynak Kullanımı: Beynin MD ağı, farklı karmaşık görevler için aynı sinirsel kaynakları paylaşmak zorunda kalıyor. Örneğin hem telefonla önemli bir konuşma yaparken hem de araba kullanmak, iki görevin de aynı kaynakları talep etmesi demek. Eğer iki karmaşık süreç aynı ağda çakışırsa, birisi diğerinin bilgisini “ezebilir”, yani işlenmiş verinin kaybolması veya yanlış kararlar ortaya çıkabilir.
-
Çakışma ve Bilgi Karışıklığını Önleme: Sıralı işleme sistemi, görevlerin çakışıp birbirini “gölgelemesini” veya bilgi karışıklığını önlemek için evrimleşmiş olabilir. Bu mekanizma sayesinde, beyin her bir görevi baştan sona güvenli şekilde işleyip sonra diğerine geçer.
-
Doğruluk ve Hata Yönetimi: Hızlı ama yüzeysel (ve hatalı) kararlar vermek, evrimsel süreçte hayati tehlike oluşturabileceği için, beyin çoğu zaman “doğruluk” ve güvenliği hızın önüne koyar. Seri kuyruğa alma işlemi, dikkatli ve hatasız davranışı destekler.
-
Evrimsel Bir “Sigorta”: Binlerce yıl boyunca hayatta kalmak için riskli, karmaşık ve çok seçenekli durumlarda (örneğin; avlanırken hem çevreyi gözlemek, hem bir anda kaçmak, hem de strateji belirlemek), beyin “önce bir görevi bitir, sonra diğerine geç” prensibiyle hata ve tehlikeleri minimize etmiştir.
Neden Atlatılamıyor?
Bu sınırlama sadece bir alışkanlık veya strateji değildir; beynin temel mimarisine işlemiştir. Araştırmalar, para ödülü, motivasyon veya tecrübe artsa bile bu “seri işleme” sınırının kırılamadığını gösteriyor. Yani, daha çok çaba göstermek ya da daha deneyimli olmak bu biyolojik eşiği ortadan kaldırmıyor; yalnızca işlem sırasını biraz hızlandırabiliyor.
Bu yüzden, örneğin acil durumlarda dahi beynin sıralama sistemi devre dışı bırakılmıyor—bize “çoklu görev” yanılsaması yaşatsa da, arka planda işler hâlâ sırayla yapılıyor.
Günlük Hayat, Terapi ve Tasarım İçin Sonuçlar
1. Güvenlik (Trafik ve Kritik Karar Anları)
Çoğu trafik kazası, sürücünün dikkatini iki karmaşık göreve birden yönlendirmesi sonucu oluşuyor. Kırmızı ışıkta telefona bakmak veya acil bir durumda iki şeyi aynı anda yapmak, beynin MD ağının görevleri sıraya koyarken gecikmesine ve tepki süresinin uzamasına yol açıyor. Sadece yavaşlama değil, karar hatası ve riskli davranışlar da artıyor.
2. DEHB, Rehabilitasyon ve Terapi Yaklaşımları
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan çocuklar ve yetişkinlerde, ya da inme (felç) sonrası rehabilitasyon gerektiren kişilerde, beynin bu “seri işleme” sisteminde bozulmalar veya aşırı yüklenmeler gözlenebilir.
Bu nedenle, terapilerde özellikle MD ağını güçlendirmeye ve bilişsel sıra takibi geliştirmeye odaklanan egzersizler ve oyunlar tasarlanabilir. Dijital rehabilitasyon uygulamaları ya da nörofeedback programları bu alanda fayda sağlayabilir.
3. Arayüz ve Kullanıcı Deneyimi Tasarımı
Teknolojik cihazlar ve yazılımlar geliştirilirken, kullanıcıdan hızlıca iki kritik karar bekleniyorsa hata riski yükselir.
Örneğin, bir medikal cihazda iki farklı kritik tuşun ardışık kullanılması gerekiyorsa, arayüz tasarımı bu “beyin kuyruğu”na uygun biçimde yapılmalı. Beynin çoklu görevi için gelecekte, yapay zekâ destekli arayüzler kullanıcının anlık bilişsel yükünü ölçüp, karmaşık görevlerin sıklığını ya da sırasını otomatik olarak ayarlayabilir.
4. Çocuklar ve Eğitim Ortamı
Çocuklardan aynı anda birkaç karmaşık görev beklemek, onların “dağınık” ya da “yavaş” olduğu anlamına gelmez. Bu, biyolojik bir sınırdır! Beynin çoklu görevlerde zorlandığını gösterir.
Bu yüzden, eğitim programlarında ve evde verilen yönergelerde, karmaşık görevlerin üst üste binmemesi, her birinin açıkça ayrılarak verilmesi başarıyı artırır ve çocukların öz güvenini destekler.
Gelecek Perspektifi: Daha Hızlı fMRI ve Beyin Araştırmaları
Araştırmacılar, fMRI cihazlarının çözünürlüğü 100 milisaniyeye düşürüldüğünde, beynin “seri işleme” mekanizmasının daha da derinlerine inebilecekler. Karar verme, konuşma üretimi, karmaşık problem çözme gibi üst düzey zihinsel süreçlerin bile aslında bu sıra mantığıyla çalışıp çalışmadığı, çok daha ayrıntılı gözlemlenebilecek.
Bu bulgular sadece temel bilim için değil, sağlık, eğitim, teknoloji ve hatta iş dünyası için de yeni uygulama alanları yaratacak. Beynin çoklu görevini anlamak interdisipliner bir yaklaşım sağlayabilir.
Kısacası:
Beynin çoklu görevi yerine getirmesi için bir süper bilgisayar gibi tüm görevleri paralel işlemek yerine, bir “film şeridindeki kareler” gibi hızla sıraya koyarak işler. Biz “aynı anda iki işi” yapıyor gibi hissetsek de, aslında beynimizin ustaca sıraladığı mikro adımlar sayesinde hızlıca geçiş yapıyoruz. Deneyim ve pratik bu süreci biraz hızlandırsa da, beynin doğasındaki bu sınır aşılamıyor—ve muhtemelen bizi koruyor.
KAYNAK & DAHA FAZLASI
Ultrafast fMRI reveals serial queuing of information processing during multitasking in the human brain
Qiuhai Yue, Allen T. Newton & René Marois
Nature Communications, Mart 2025
DOI:10.1038/s41467-025-58228-0